Her ne kadar amatörler genellikle bireysel tatmin odaklı çalışmalar yürütseler de, her tür gözlemin astronomi bilimine katkıda bulunduğu açıkça ortadadır. Amatör astronomların özellikle değişen yıldız gözlemleri ve bu gözlem sonuçlarının ortak bir çatı altında toplanması profesyonel astronomlara ciddi ölçüde yardımcı oluyor.
Günümüzde basit bir dürbünden başka hiçbir donanıma sahip olmayan amatör astronomlar da teknolojiye ayak uydurabilen amatörlerinki kadar yararlı veriler üretebilmektedir.
1900’lü yıllardaki gelişmelerle, fotoğrafçılık, astronominin birçok dalında gözün yerini aldı. Uzaktan kumanda yöntemleri sayesinde artık gözlemcinin soğuk ve karanlık bir kubbede sabaha kadar beklemek ve teleskobun gözlem cismine odaklandığından emin olmak için sık sık kontrol etmek zorunda kalmayışından da öte, artık gözlemcinin değil teleskop binasının da, aynı ülkede olması bile bir zorunluluk değil. Ancak doğal olarak bu gelişmeler artık astronomların teleskop yanına yaklaşmayacakları veya pratik gözlem bilgisine gereksinme duymayacakları anlamına gelmiyor. Diğer taraftan, öyle amatör astronomlar da var ki, tüm bu teknolojik olanaklara karşın gökyüzüne fazlasıyla hakim ve hatta yüzlerce yıldız hakkında tereddütsüz açıklamalar yapabilecek düzeyde.
Son yıllarda teknolojinin olanakları gözardı etmeyen amatör astronomların kullandığı donanımlar da oldukça değişti. 50 yıl önce bir amatör için en fazla 20cm’lik bir teleskop yeterliyken, günümüzde CCD donanımlı, profesyonel gözlemevlerinde bulunanlar ile kıyaslanabilecek ölçüde donanım kullanılmakta. Ancak bunların yanısıra, doğal olarak hiç teleskop kullanmayan amatörler de var. Özellikle akanyıldız(meteor) ve kutupışınımı(aurora) gözlemlerinde kullanılan görsel gözlem teknikleri amatörler için oldukça yararlı olabiliyor. Zamanının çoğunu kuyrukluyıldız ve bulutsu gözlemleriyle geçiren gözlemciler için dürbünle çalışmak da kayda değer sonuçlar ortaya koyabiliyor.
Doğal olarak amatörler tarafından yapılan görsel gözlemler bazı zor şartların sağlanmasını da gerektiriyor; bunlardan en önemlisi temiz bir gökyüzü. Özellikle son 50 yılda tüm dünyada hızlanan, çarpık kentleşmenin amatör astronomlara getirdiği en büyük dezavantaj ışık kirliliği olmuştur. Bu nedenle görsel gözlemlerde, gözlem yeri olarak özellikle kent ışıklarından uzak ve olabildiğince az ışık kirliliği olan ortamlar tercih edilmektedir. Hiçbir yardımcı alet kullanılmadığı takdirde, insan gözü, ışık kirliliğinden arınmış bir ortamda altıncı kadirden yıldızları seçebilmektedir. Ancak böylesi bir bölge bulunmasının zorluğu dikkate alındığında, amatör bir dürbün veya teleskop kullanımı görsel gözlemler için uygun olacaktır.
GÖRSEL GÖZLEMLER VE ASTRONOMİ
Çıplak gözle yapılan gözlemlerin temelinde, yıldız ışığını algılayacak nesnenin çıplak göz olması yatar. Herhangi bir ccd veya fotoğraf plağı kullanılmadan yapılan gözlemlerde yardımcı araç olarak dürbün ve hatta teleksop kullanılması, gözlemin ‘görsel’ olma özelliğini değiştirmez. Görsel gözlemler, adından da anlaşılacağı üzere elektromanyetik bandın dar bir aralığı olan ‘görsel bölge’ ile sınırlıdır. Yardımcı araç kullanımına bakılmaksızın, algılayıcı olarak gözden başka herhangi bir dedektör kullanılmayan gözlemlere genel olarak ‘görsel gözlem’ adı verilir. Görsel gözlemlerin avantajı, gökyüzü hakkında temel düzeyde bilgi sahibi olan herkesin rahatlıkla uygulama yapabilmesidir. Gökyüzü, her yaştan, her bilgi düzeyinden inanın içine girip, istediğini arayabileceği, istediği raftan istediği bilgiye ulaşabileceği bir oda gibidir. Gökyüzünde, çıplak gözle gözleme uygun, değişen yıldızlar, örtme olayları ve akanyıldızlar gibi birçok mini-gösteri mevcuttur. Görsel gözlemlerde kolay temin edilebilecek ucuz dürbünların yanısıra, montajı ve taşınması kolay, takip sorunu olmayan teleskoplar da kullanılabilir.
Dünyanın birçok yerinden gözlemcilerin biraraya gelebilmesinde önemli yeri olan, görsel gözlemlerin donanımsal rahatlığı, özellikle çıplak gözle ‘değişen yıldız’ gözlemlerinde kendini belli eder. Gözlem sonuçları çok kısa bir zaman içinde ‘anlamlı veri’ halini alan görsel gözlemler, internet sayesinde dünyanın dört bir yanındaki gözlemcinin, gerçekeşzamanlı veri alışverişine imkan sağlar. Uzun süren indirgeme işlemleri ve analizler gerektirmeyen görsel gözlemlerle hızlı sonuçlara ulaşılabilmekte.
Tek tek ele alındığında pek de önemli sayılmayan gözlemler, tüm gözlemcilerin katılımı sayesinde, veri yığınları haline geldiğinde değer kazanıyor ve bilimsel olarak kullanılabilecek veri takımları oluşuyor.
Gözlemlerin algılanabilen değişim genliğinin kesinliği tartışmaya açık bir noktadır. Genel olarak görsel gözlemlerin kesinliğinin 0,1 kadir civarı olduğu kabul edilir. Bir çok gözlemcinin verisi bir araya getirildiğinde, verilerdeki saçılma 1,5 – 2 kadir’e kadar çıkabilir. Ancak çok tecrübeli gözlemciler söz konusuysa bu yaklaşım 0,1 kadir’e iner fakat bu durum genellemeye dahil edilmemektedir.
Görsel gözlemlerin doğruluğunun onaylanması konusunda zaman zaman zorluklar ortaya çıkabilir. Gözlemcinin çıplak gözle algıladığı ışığın, fotoğraf gibi kalıcı bir kaydı söz konusu olmadığından, nadiren gözlenebilecek bir olayın tesbitinde bile onay alınmamış verilere şüpheli yaklaşılır.
Her ne kadar daha duyarlı sonuçlar üreteceği için ccd, fotometre ve benzerleri ile yapılan gözlemler bilim dünyasında tercih edilse de, ışık değişim genliği 0,2 kadir’den yüksek yıldızlar görsel gözlemcilere bırakılmış gibidir. Teknoloji ilerledikçe, daha duyarlı ve spesifik konulara yönelen bilim dünyası bir bakıma amatör görsel gözlemcilere çalışma alanları açmaktadır.
Kaynaklar
- Derman, E.,Menali, H.,(1985), “Halley Kuyrukluyıldızı”, Ankara, Emel Matbaacılık
- http://www.science.ankara.edu.tr/astronomy/gozlemevi
- http://www.meteorobs.org
- http://www.namnmeteors.org
- http://members.aol.com/himenali/astro/argelander.html
- http://www.mreclipse.com/Special/SEprimer.html
- http://www.mreclipse.com/TSE99reports/TSE99Espenak.html
- http://spacescience.com/newhome/headlines/ast22jul99_1.htm
- http://www.surveyor.in-berlin.de/himmel/Bios/Argelander-e.html
Diğer Yazarlar
- Utku Demirhan
- K. Göksel Kalyoncu